Bursa Nilüfer Belediyesi ve Bursa Barosu Kadına Yönelik Şiddete Karşı İş Birliği Protokolü Yenilendi

Bursa Nilüfer Belediyesi ve Bursa Barosu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün yıl dönümünde önemli bir adım attı. Mevcut protokolü yenileyen iki kurum, kadına yönelik şiddetle mücadelede iş birliğinin kapsamını genişleterek, şiddete maruz kalan kadınların ve çocuklarının haklarını güçlendirmeyi hedefliyor. Protokol kapsamında, şiddete uğrayan veya risk altında olan kadınlara hukuki danışmanlık, eğitim ve farkındalık çalışmaları gibi hizmetler sunulacak.

Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) Yerleşkesi’nde gerçekleşen imza törenine Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Başkan Yardımcıları, Bursa Barosu Başkanı Metin Öztosun ve Bursa Barosu yönetimi katıldı. Protokol ile kadına yönelik şiddete karşı güçlü bir iş birliği oluşturuldu.

Kadınlar Nilüfer’de Özgür

Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, yaptığı konuşmada, Bursa Barosu ile gerçekleştirdikleri iş birliğinden memnuniyetini dile getirdi. Nilüfer’in kadınlar için bir şehir olduğunu vurgulayan Başkan Özdemir, kadınların burada daha özgür ve güvenli bir yaşam sürdüğünü belirtti. Nilüfer Belediyesi’nde kadın yöneticilerin sayısının yüksek olduğunu ve kadınların iş hayatında daha fazla yer alması gerektiğine inandığını söyledi.

Başkan Özdemir, kadınların haklarının korunması ve desteklenmesi için yürütülen projelerden de bahsederek, kadınların daha aktif olabilmeleri için çalışmaların devam edeceğini belirtti.

Kadınlar Haklarına Sahip Çıkıyor

Bursa Barosu Başkanı Metin Öztosun ise yaptığı açıklamada, Nilüfer Belediyesi ile gerçekleştirdikleri protokolün kapsamını genişleterek, kadın hakları ve çocuk hakları konusundaki mücadelelerini sürdüreceklerini ifade etti. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda önemli adımlar attıklarını belirten Öztosun, protokolün imzalanmasının kendileri için mutluluk verici olduğunu dile getirdi.

Protokol töreninin ardından, katılımcıların görüşlerinin alındığı etkinlikte, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve Bursa Barosu Başkanı Metin Öztosun’un imzalarıyla, protokol resmi olarak hayata geçirildi.